RİSALE-İ NUR FORUM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
RİSALE-İ NUR FORUM

HOŞGELDİNİZ
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yapAllah İnsanı Neden Yarattı ? I_icon_mini_registerAllah İnsanı Neden Yarattı ? I_icon_mini_login

 

 Allah İnsanı Neden Yarattı ?

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
zümrüt
CEMAAT
CEMAAT
zümrüt


Mesaj Sayısı : 310
Yaş : 43
Nerden : Almanya
Kayıt tarihi : 18/10/08

Allah İnsanı Neden Yarattı ? Empty
MesajKonu: Allah İnsanı Neden Yarattı ?   Allah İnsanı Neden Yarattı ? Icon_minitimePtsi Ara. 22, 2008 7:33 pm

[zariyat 56]
Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.


BEN GİZLİ BİR HAZİNEYİM
İSTEDİM Kİ BİLİNEYİM..

diye bir söz var ..bence bu söz Allah ın bizi yaratma sebeplerinden.tabi ki tanıma derken ..geniş manada düşünmek gerek...


İNSAN VAROLUŞU GEREĞİ kendi varlığını, çevresini sorgulayan ve sorgulamalarına bir cevap bulamadığı sürece tatmin olamayan bir yaratılışa sahiptir. Kendisini varlık âlemine gönderen Zât’ı tanıdığı ve bu sınırlı hayatın içerisinde neden var olduğunu tanımlayabildiği ölçüde bir huzura kavuşabilir.

“Nereden geliyorum, nereye doğru gidiyorum?” gibi temel sorularına cevaplar ararken, çevresindeki diğer varlıkların sundukları ipuçlarını kullanabildiği için, aradığı cevaplara ulaşması ve bu cevapları sınaması bir derece daha kolaydır. Ancak, kendi hayatını anlamlandırmak için sormak zorunda kaldığı “Ne için varım? Varlığımı anlamlandıran gerçek nedir?!” tarzındaki sorgulamalarında, çevresindeki mahlûkatın varlığını anlamlandıran cevaplarla yetinmesi mümkün değildir.

Bu nedenlerle, insanlığın ve özellikle her bir insanın kendi hayatının anlamını bulması gereken yer, ya insanın kendi varlığıdır, ya da kendisini Yaratanın makamıdır. Oysa, bu tarz sorgulamalarda vahiy ancak yol gösterir, aklı devre dışı bırakacak derecede aşikar cevaplar vermez. Kendi hayatının anlamına dair sorularına cevaplar bulabilmesi, kendisini yaratan ve hayata gönderen Zât’ın sunduğu ipuçlarını değerlendirerek, kendisini diğer varlıklardan ayıran özelliklerini sorgulamasıyla mümkün olacaktır


Göklerin ve yerin yaratıcısı olan Allah’ın, kendine muhatap olabilir bir istidatla yarattığı insanın kâinattaki durumu, diğer varlıkların tümünden daha ileri ve daha risklidir. İçerisinde yaşadığı âleme nazarını salan akl-ı selim bir insan, en mutlu yaşayanların ve başarıya zorlanmaksızın ulaşanların, önce bitkiler, sonra da hayvanlar olduğunu görecektir. Mutsuz bir bitki veya bir hayvan yoktur, bu dünyaya mutlu ve başarılı bir yaşam sürmeleri için gönderilmişlerdir. Donanımları da böyle bir yaşam için oldukça uygundur. Meleklerin durumu da farklı bir açıdan hayvanların durumu gibidir. Onların da huzurlarını bozacak nefisleri, benlikleri, kavga sebebi olabilecek hazıra yönelik yoğun istekleri yoktur.

İnsan ise ne melek, ne de hayvandır. İkisinden de aldığı yönler olmakla birlikte, huzurunu ve lezzetini bozacak farklı donanımları da vardır. Melek ve hayvan karışımı olarak yaratılmak bile yeter derecede bir problem iken; ayrıca, ikisinden de çok farklı olarak akıl ve enaniyet gibi soru ve isyan sebebi olabilecek özelliklerle donatılarak yaratılmıştır. Hazır lezzetinin içerisine geçmişin elemleri ve geleceğin kaygıları katılan insanın, gerçek bir lezzeti tatması, yaşadığı kaygılar ve elemler sebebiyle imkânsızlaşır. Bu imkânsızlıklar içerisinde ne ibadet, hamd ve senâ cihetiyle meleklere yetişebilir, ne de lezzet ve faydalanma cihetiyle hayvanları geçebilir.

Diğer taraftan insanın zemini, meleklerin bulunduğu zemine oranla kaygan ve sislidir. İnsanın hayat sürdüğü zemin, hayrın ve şerrin karışımından oluşturulmuştur. Üstelik bir de lezzetlere aşk derecesinde meftun bir yoldaşı vardır insanın: Nefis. Bu nedenle, lezzetlere aşık bir nefis sahibi mahlûk olarak, insanın günahlara düşmeden yaşaması, istisnalar hariç mümkün olamamıştır. Yaratıcının varlığının doğrudan hissedilmediği bir vasatta, sahiplenmeye şiddetle meyilli bir benlik sahibi oluşu, nefsin verilişi, nefis sahibi bir varlık olarak insanın hayır ve şer denkleminde yaratılışı birlikte düşünülünce, açıkça görülmektedir ki, insan günahsızlık mertebesine erişebilmesi için yaratılmamıştır. Meleklerde neredeyse kaçınılmaz bir şekilde açığa çıkan ibadete karşılık, insan ibadetini, kendi iradesini kullanarak gerçekleştirebilir. Bu durum, insanın ibadetlerindeki verimini düşürmektedir elbette.

Öyle ise, meleklerin mükemmel ibadetlerine karşılık, sönük ve hatalarla dolu bir ubudiyetten başka birşey elinden gelmeyen insan, neden yaratılmıştır? İbadetleri mükemmel bile olsa yaratılmasına neden ihtiyaç duyulmuştur? Yaratılmasına ihtiyaç duyuldu ise, bu durum, Yaratıcının yaratılmışa bağımlı olması gibi bir çelişkiyi ortaya çıkaracaktır.


Kardeslerim sizlerde bu konuda birseyler eklermisiniz lütfen...Cünkü güzel teffekür konusu bu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Allah İnsanı Neden Yarattı ?
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» ALLAH Sevgisi Ve ALLAH Korkusu Beraber Nasıl Olur?
» Kızlarla arkadaşlık kurmak caiz midir?
» Allah'ın Bizim İbadetimize İhtiyacı varmı ki....?

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
RİSALE-İ NUR FORUM  :: HAKKIMIZDA MERAK ETTİKLERİNİZ İSTİŞARE VE MEŞVERET PLATFORMU :: RİSALE-İ NUR SORU CEVAB-
Buraya geçin: